Karadenizliler Derneği.
Türkiye'nin neresine giderseniz gidin, mutlaka görürsünüz. Adamlar teşkilatçılığı seviyor. Sevmeleri bir yana, siyasetten ticarete her yerde varlar.
Bizim Muğla'nın Türkiye'de kaç hemşehri derneği var bilmiyorum. Ya da hiç var mı onu da bilmiyorum. Muğla'lıların teşkilatçılığı bilmediklerinden olmasa gerektir. Bunun bana göre en büyük sebebi; Muğla'nın göç vermeyen bir şehir olmasından kaynaklandığı.
Hal böyle olunca da, ne Ankara'da, ne de başka illerde bir kulisiniz bile olmuyor doğal olarak.
Ama Muğla'lılar kendi içlerinde de öyle.
İç göç yaşadığı halde durum aynı.
Mesela Bodrum'da Çine'liler var. Denekleri de var. İki yakaları bir araya gelmiş yani. Lakin Bodrum'da binlerce Kavaklıdere'li de var. Fakat bir dernek bile kurmamışlar. Marmaris de öyle, Fethiye de.
Yani solcuların örgütleşme, bizim teşkilatlanma dediğimiz olayı yapamıyoruz. Hal böyle olunca da, göç vesilesi ile gelenlerin kurdukları derneklerin nüfuzu ve önemi, Muğla'nın her meselesine sirayet etmiş oluyor.
Zaten yüzbir parçaya bölünmüş siyasetin olduğu bir yerde, hemşehri derneğin de yoksa, sesinizin de o kadar olması normaldir.
Ne diyorduk.
Hamsi Festivali.
Yozgatlılar da var biliyorsunuz. Onlar Keşkek Festivali yapıyorlar.
Ama hamsi Festivali başka tabi.
Geçenlerde festival yapılmış. Vali Bey de teşrif etmiş festivale.
Konu ne?
Konuyu bilmeyen kalmadı.
AK Parti il başkanı katılmadığı için, yerine, daha önce 2 nci başkan, hatta bazı Parti toplantılarında il başkanı diye anons edilen, Mardin'li siyasi ve hukuk işleri başkanı katılmış.
Festival alanına bir geliyor. O da ne? Kendisinin oturması gereken koltukta başkanı biri var...
Kim o? MHP İl Başkanı Burak Bey.
Şimdi..
Bu bir skandal mı önce bunun cevabını vermek gerekiyor değil mi?
Bir hemşehri derneği, geleneksel bir program yapıyor, AK Parti il başkanı olmadığı için, yerine giden kişi, ikinci sıraya oturtuluyor. İkinci kişi, birinci kişinin siyasi ortağı aynı zamanda.
Yine bizim Muğla'da yazı yazan kalem erbapları, deşifre olan mesajın kim ya da kimler tarafından atıldığının peşine düştüler.
"Mazlumu Bulun !" diyorlar adeta...
Kim bu mesajı sızdırdı?
Dedik ya kalem erbapları mahirdir diye.
Kalem erbapları, yahu sıradan bir dernek festivalinde, gidip dernek başkanına bir tessüfle geçiştirilebilecek olan konuyu, kim başkalarına atarak şikayet etti diye sor/a/mıyor. Ne gerek vardı? Diyemiyor..
Ama. Kim bu mesajı sızdırdı diyor...
Protokolde bu hataya maruz kalan kim? Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı. Üst makamı kim? İl Başkanı. İlla şikayet edecekse İl Başkanına etmesi gerekmez mi?
Burada çok ince ayrıntı var.
Siyasi ve Hukuki İşler Başkanı siyaseten orada bulunuyor değil mi? Evet.
Yani sıradan Muğla'da oturan bir Mardin'li olarak değil.
Peki o halde neden bu Muğla'da oturan Mardin'li, görevine binaen bir üst makamını aramıyor?
Burada hemşehircilik mi yapılıyor yani?
Vay efendim siz Karadenizliler bir Mardin'liyi nasıl olur da MHP İl başkanından sonra oturtursunuz? Denmeye çalışılmış gibi durmuyor mu?
Peki bunu, sayıları onbinleri bulan Karadenizliler unutur mu?
Benim bildiğim hiçbir Karadenizli, dernek başkanı gibi davranmaz. Koyduk kenara..
Peki.
Karadenizliler Dernek başkanı aynı zamanda AK Parti Muğla İl disiplin kurulunda. Kimi kime ne için şikayet ediyorsunuz? Diye soramıyor kimse.
Varsa yoksa "BULUN MAZLUMU"...
Bu kalem erbapları yağcılıkta vallahi çağ atladılar. Hızlarına yetişmek ne mümkün. Falacanın partisini temsilen diyerek başlıyorlar söze. Niye ki? Recep Tayyip Erdoğan'ın Partisini temsilen demek dilinize yakışmıyor mu? Utanıyor musunuz? Yok. İlla cümle içinde geçecek ki, aferin alacak.
Lafı döndürüp dolaştırıp yine abiciiime getirmek.
Yahu Muğla'da gülmek hakikaten moda olacak yakında.
Neyse yağcılarda inecek var.
Büyük kongrede alınamayan MKYK üyeliğine sonra bakacağız.
Dernek Başkanı kalp krizi geçirdi. Diyor ki; zaten %90 tıkalıymış, bu sayede kurtulmuş oldu. Geçmiş olsunu da geçiriyor ardından ki, gönlü kalmasın diye.
Ya adam ölseydi?
Zaten %90 tıkalıymış, ha bugün ha yarın mı diyecektiler yani?
Hemen apar topar açıklama yaptı Dernek sekreteri; Bizim bi sorunumuz yok.
Yoksa niye yaygara kopardınız?
Dernek diyor ki; bunu yapan Dernek başkan vekili. Gecenin 03.00 nde?
Konu aynen şöyle oluyor;
Mesaj sadece dernek başkanına atılmıyor. Aynı mesaj kopyala-yapıştır yöntemi ile MHP İl başkanı da dahil olmak üzere, bazı dernek üyelerine de atılıyor. Dernek Başkanı hastanede. Gece Başkan vekili hastaneye ziyarete gidiyor. Dernek Başkanı " ya diyor, bir açıklama da yapamadım deyince, başkan vekili " abi ben yaparım" diyor. Dernek Başkanı da tamam deyince, başkan vekili gece 03.00 te malum paylaşımı yapıyor. Tabi kıyamet kopunca...
Dernek başkanı hemen benim haberim yok demeye başlıyor. Belli ki tam bu noktada aracılar başkanı ziyaret etmiş çoktan. Sonra dernek başkanı sekretere o malum açıklamayı yaptırıyor. Başkan vekili başkanı arıyor bu nasıl bir açıklama diye. Beni ortada bırakmış olmuyor musun falan. Dernek Başkanı sekreterin paylaşımı için " benim haberim yok" deyince, başkan vekili sekreteri arıyor. Sekreter yemin billah başkan emretti deyince...
Başkan vekilinin tepesi daha da atıyor ve başkan Vekilliği görevinden istifa ediyor. Belli ki başkan bundan sonra koltukta pek rahat oturacağa benzemiyor.
Bunu da koyduk kenara.
Ne var mesajda?
Mesajda deniyor ki; sen benim dostumsun, ama dernek bundan sonra ENGELLİ, boykot, yok hükmünde, tanınmıyor, partiye de aynen....
Haydaa.
Abi bu adam dernek başkanı değil mi? Evine kadar buzları!! eritmeye gelene " Ben tanımadığın derneğin başkanıyım. Benim derneğimi yok sayıp, bir de dostluk demek.." diyebiliyor mu? Hayır.
Peki Karadenizliler bunu unutur mu? Bence unutmaz. Hatta bana kalırsa dernek başkanı vekilinden önce İstifa etmesi gerekiyordu.
AK Parti Muğla İl Disiplin Kurulu üyesi de olan Dernek başkanı hastanelik oluyor, aradan 24 saat geçmeden dernek problem yok diyor, aradan birkaç zaman sonra dernek başkan vekili tekrar açıklama yaparak dernekten istifa ediyor.
Biz de yokmuş bir şey, mesajı kim yaydıysa, suçlu o, kim açıklama yaptıysa günahı onun boynuna deyip rahat edeceğiz yani..
Dernek başkanı ikna edilmiş, gönlü alınmış olabilir. Kapat şu meseleyi bak..
Denmiş olabilir.
Ara açılmasın denmiş olabilir. Mesajı sen de aldın yani.
Dernek başkan vekiline kaldı ihale öyle mi?
Dernek başkanı sahil - plaj işleriyle uğraşan biriymiş. Kiralanan yerler ile ilgili ticari bir durum söz konusu değildir inşallah.
İstifa eden dernek başkan vekili de plaj işleriyle uğraşıyormuş. MUÇEV in kiracısuymış. Kulağıma gelen duyumlar inşallah doğru değildir. Senin açıklaman ortalığı karıştırdı deyip, MUÇEV den aldığı yer iptal edilmeye kalkılmaz inşallah.
Eğer öyle bir durum söz konusu olursa, protokol krizinin tatlı! ya bağlanmasının altında başka nedenler arayanağı mutlakiyet kazanır.
Protokoller mühimdir. Kimse hata yapmamalı.
Bunu derken; Fethiye'de Cengiz Çay'ın cenaze merasimine katılan AK Parti Muğla Milletvekili Yakup Otgöz'e selam bile ver/e/meyen AK Parti il başkanı ve ekibi de hata yapmamalı.
Bodrum İlçe kongresine katılan AK Parti Muğla Milletvekili Kadem Mete'yi, AK Parti ilçe başkanı koltukta değil, salon girişinde karşılamalı.
Protokol ve silsile olarak yok hükmünde olanları karşılamak için atılmaması gereken mesajlar, protokol ve silsile olarak üst makam olanlar için atılmalı... Teamül, saygı, silsile, gelenek bunu gerektirir.
Elbette bu işleri kalemlerinden yağ damlatan erbaplar bilmez. Onlar her devre göre yazarlar. Lakin kış geçmiştir. Kurt yediği soğuğu unutmaz.
Karadenizliler Derneği festivalinde 5 ton hamsi yenmiş. Afiyet olsun. Hamsi kalp krizi geçirmedi. Başkanı kalp krizi geçirdi. Allah acil şifalar versin. Ancak öyle görünüyor ki, Karadeniz'liler Derneği asıl bundan sonra kalp krizi geçirecek gibi. Belki Mardin'li siyasi ve Hukuki İşler Başkanı şikayetini Muğla'lı il başkanına yapmış olsaydı pek de problem olmayabilirdi. Gelinen nokta üstü örtülemez duruma gelmiş oldu..
Dernek başkanı her ne kadar kalp krizi geçirmiş olsa da, dernekte asıl kriz bundan sonra çıkacaktır derim.
Demem o ki, Bu Parti Recep Tayyip Erdoğan'ın Partisidir. Aklınızda bulunsun.
Der;
#SöylerimGeçerim