Bugün biraz olumsuzluklardan bahsedeceğim. Aslında olumsuzluklardan bahsetmeye hiç ihtiyacımız olmadığı zamanlardayız ama maalesef bunun farkına herkes varmalıdır. Toplumun moralini ne kadar yüksek tutarsanız, ekonomik, sosyal ve siyasal sıkıntılar içinde kıvranan halka o kadar moral ve destek olabilirsiniz. Aksi halde sıkıntıdan bunalan halka bir de moral destek sağlayamazsanız ülke için asıl kötülük o zaman başlar. Tüm bu bilinç içerisinde her ne kadar kötü şeylerden bahsetmek istemesem de bunlara değinmek zorunda olduğumuzu belirtmeliyim.
Geçtiğimiz günlerde vali ve kaymakamlarda değişiklikler yaşandı. Doğrudur yanlıştır bir şey diyemem. Sonuçta siyasi iradenin inisiyatifinde olan bir durumdur. Ancak arkasından bir haber ortaya atıldı ve Seydişehir Kaymakamının sosyal medyada yaptığı açıklamalar gündeme düştü. Seydişehir Kaymakamının sosyal medyada paylaştığı yazı öyle azımsanacak ve üzeri kapanacak bir yazı değildir. Ki Seydişehir Kaymakamı gerçekten başarılı, çalışkan, sevilen ve iyi bir devlet adamıdır. 2 yıldır Seydişehir Kaymakamlığı görevini yürütmektedir. Sayın Kaymakam sosyal medyadan düşüncelerini paylaşmıştır. Rahatsızlıklarını dile getirmiştir. Peki, acaba bu rahatsızlıklarını dile getiremeyen kaymakamlar var mıdır? Buna da bakmak gerekir.
Seydişehir Kaymakamı 2 yıldır Seydişehir’de görev yapıyordu ve 2 yılda görev değişikliği yapıldı. Aynı şekilde Meram Kaymakamı da 2 yıldır görev yapmaktaydı ve 2 yılda görev değişikliği yapıldı. Karatay Kaymakamı’na bakınca geçen sene geldi ve bu sene yeni bir yere görevlendirildi. Genelde kaymakamların görev sürelerinin görev yaptığı yere göre 2 ile 5 sene arasında olduğunu biliriz. 2 senede ya da 1 senede değişen kaymakamların acaba siyasi bir yaptırımla mı görev yerleri değiştiriliyor diye bir soru ister istemez aklıma geliyor.
Eskiden siyasiler bürokratlara gözdağı vermek için “sen Şırnak’ı bir gör istersen” diye söylenirlerdi. Şimdi bu işin şekli değişti mi diye düşünmeden edemiyorum. Bence çok sık değişiklik yapmak ya beceriksizlikten ya da siyasi şımarıklıktan olur. Devlet bir yere bir memur atıyorsa o memur da halk tarafından sevilmiş ise yerel siyasetin ve yerel siyasetçilerin işe karışmaları çok yanlıştır. Yerel siyasetçinin görevi tabandaki vatandaşın arz ve taleplerini Hükümete iletmekle sınırlı kalmalıdır. Hükümetin icra görevini yerel siyasetçiye vermeye kalkarsanız işin içinden çıkılmaz bir kaos ve rant kapısı ortaya çıkar.
***
VOLEYBOL KADIN MİLLİ TAKIMIMIZ GÖĞSÜMÜZÜ KABARTTI
Malumunuz olduğu üzere A Milli Kadın Voleybol Takımımız 2023 CEV Avrupa Şampiyonası finalinde Sırbistan’ı 3-2 yenerek Avrupa Şampiyonu oldu. Bundan daha gurur verici bir şey olabilir mi?
Ülkemizin milli takımı voleybolda Avrupa şampiyonu olmuş. Ama bizim, neyi savunduğu belli olmayan, kadını bir cinsel obje olarak gören, ülkeye voleybol topu kadar faydası olmayan tipler höykürmeye başladılar. Neymiş “yok kıyafetleri şöyleymiş, yok kılıkları böyleymiş, yok falanca kız, kızlardan hoşlanıyormuş, filanca bilmem kimle berabermiş, keşke Sırplar kazansaymış” gibi tamamen ahlaksızca ve bölücülüğe hizmet eden yaklaşımlar…
Bu tür yobaz kafalar aslında tamamen dini bir takım düşüncelere dayandıklarını ifade etseler de bunların hizmetleri tarih boyunca hep yabancı mihraklara olmuştur. Yani ben falanca oyuncunun cinsel tercihini bu yobazlar dile getirene kadar bilmiyordum bile. Bunların dile getirmesiyle öğrendim. Şimdi güya bu kafalar LGBT’ye karşılar ama bunun en güzel reklamını da yine bu kafalar yapmaktadırlar. İnsanların aklında bile olmayan hatta merak bile etmedikleri durumu gerek basında gerekse sosyal medyada gündeme getiren ve gündem yapan bunlar değiller mi?
Bunların ve bu fikirlerin arkasından gitmek kadar ülkeye zarar verecek bir durum inanın yoktur. İnsanların sadece “belden altlarıyla” alakalı bu insanlara kesinlikle aman vermemelidir. Bu insanlar ülkeye moral verecek bu maçın skorunu “keşke Sırplar kazansaydı” diyebilirler. Bunlar zaten fırsatını buldukları anda “demeyi” bırak ülkeyi sadece Sırplara değil herkese satabilirler. Bu gerçeği göz ardı etmeyin.
***
ÜNİVERSİTELER ÇALIŞTIRDIKLARINA DİKKAT ETMELİLER
Bugün son olarak üniversitelerimize de kısaca bir değinmek istiyorum. Malumunuz üniversitelerin kayıt dönemleri başladı ve devam ediyor. Bir dostumuz birkaç görüntü ve evrak getirmiş. Buna göre Özel bir Vakıf üniversitemizde bir araştırma görevlisinin kiraladığı evi kendisi ve arkadaşlarıyla garsoniyer gibi kullanmasıyla ilgili. Yani toplumda çocuklarımızı emanet ettiğimiz hocalarımızın daha dikkatli olması gerekiyor diye düşünüyorum. Yani konu kimin ne yaptığı değil topluma örnek olmaları gerekenlerin yanlış işlerde örnek olmalarını engelleyebilmek olduğu için yazıyorum. Ayrıntıları yazıp yazmamak konusunda çok emin değilim ama en azından üniversiteler belki de çalışanlarını bu vesileyle uyarabilirler diye düşünüyorum.
Dostlukla kalın.