MİLAS
Giriş Tarihi : 26-10-2022 17:47

Örgütlü süt üreticisi “tescil ödemesi” kamburundan kurtarılmalı !

Örgütlü süt üreticisi “tescil ödemesi” kamburundan kurtarılmalı !

Örgütlü süt üreticisi “tescil ödemesi” kamburundan kurtarılmalı!
Zor şartlarda üretim yapan gerçek üreticilerin, ekstra mali yüklerle daha da zorlandığını belirten
Milas Süt Birliği Başkanı Ali İhsan Gezgin, “Milas Süt Birliği olarak Ticaret Borsası’na, tescil ödemesi
adı altında yıllık 500 bin liraya yakın para ödemekteyiz. Üretici örgütleri olarak tüm verileri ilgili
mercilere bildirirken, üretici örgütleri üzerinden pazarlanan sütte, borsa tescil işlemine gerek
olmadığını düşünüyoruz ve bu konuda gerekli düzenlemenin de acilen yapılmasını bekliyoruz.” diye
konuştu.
Türkiye Süt Üreticileri Merkez Birliği Genel Başkan Vekili ve Milas Süt Birliği Başkanı Ali İhsan Gezgin,
hayvancılık ve süt sektöründe son dönemde yaşanan sancılı süreci değerlendirdi.
Küçük aile işletmeciliği yapan üreticilerin, üretim maliyetlerinin artması sebebiyle zor günler
geçirdiğini ifade eden Başkan Gezgin, yakın dönemde süt fiyatlarının sabit bir seyir izlemesi, süt
fiyatının güncellenmesinin geç yapılması ve buna karşın girdilerdeki artışların devam etmesinin
hayvancılık ve süt üretimini sıkıntıya soktuğunu söyledi.
Üretici açısından oldukça sancılı geçen bu sürecin, damızlık değeri yüksek olan hayvanların kesime
gitmesiyle sonuçlandığına dikkat çeken Başkan Gezgin, “Geçmiş yıllarda 3 bin 100 Euro’ya yani
bugünkü parayla yaklaşık 60 bin liraya mal olan, ithal edilen damızlık düveler, bugün 20-25 bin liraya
kesime gitti. Sütten para kazanamayan üreticilerimiz damızlık değeri yüksek hayvanlarını kesime
gönderdi. Bu sebeplerle Türkiye hayvancılığı, süt üretimi zarara uğradı.” dedi.
SERMAYE SAHİPLERİ ÜRETİMDEN ÇEKİLDİ, EN AĞIR DARBEYİ KÜÇÜK AİLE İŞLETMELERİ ALDI
Sütün para ettiği dönemlerde, hayvancılığı ve süt üretimini hobi olarak gören sermaye sahiplerinin
uygun kredi ve desteklerle çok büyük çiftlikler kurduğunu hatırlatan Gezgin, “ithal hayvancı” olarak
tabir ettiği bu sermaye sahiplerinin, bu zor şartlarda işletmelerini kapatıp sektörden çekildiğini
söyledi.
“Milas genelinde de aynı, bölgemiz genelinde de, ülkemiz genelinde de mevcut durum böyle…
Hobiciler yüzünden hayvancılık ve süt üretiminde arz talep dengesi bozuluyor.” diyen Gezgin, bu
dönemde en ağır darbeyi küçük aile işletmelerinin aldığına vurgu yaparak şunları kaydetti:
“Samanın kilosunun 3,5 – 4 liraya çıktığı, yem fiyatlarının her hafta zamlandığı, silajın bin 500 lira
olduğu bir dönemde hayvancılık yapmak çok güç. Bu kötü dönemde küçük aile işletmeciliği yapan
üreticilerimiz, kendi imkânlarıyla hayvancılık ve süt üretimi yaparak, Türkiye için üretime devam etti.
Gerçek üreticiler, sermaye sahipleri gibi üretimi terk etmedi. Üretimin lokomotifi olan küçük aile
işletmelerimiz, her zaman söylediğimiz gibi üretimin sigortasıdır. Küçük aile işletmeleri için hayvancılık
ve süt üretimi hobi değil, geçim kaynağıdır.”
DESTEK VE KOLAYLIKLAR GERÇEK ÜRETİCİLERE SAĞLANMALI
Açıklamasında örgütlü üretimin altını çizen Gezgin, “Bugün örgütlü üretimin bir örneği olarak Milas
Süt Birliği, 3 bin üyesiyle üretim yapıyor. Emek emek üretilen sütün, değerinde pazarlanmasını
sağlıyor. Toplu alımın gücünü kullanarak, üretimdeki bir çok girdiyi uygun fiyatlarda temin edip,
üreticilerimize uygun koşullarla sunuyoruz. Örgütlü üretim sayesinde aynı zamanda sütte kayıt
dışılığın, vergi kaybının da önüne geçilmesini sağlıyoruz.” diye konuştu.

“Ülke hayvancılığının, süt üretiminin sıkıntıya girmemesi için küçük aile işletmelerimizi, üretici
örgütlerimizi ve örgütlü üretimi güçlendirmeliyiz. Sektör dışından gelen sermaye sahiplerine verilen
uygun kredi, hibe, destekleme gibi imkânlar bu gruplara değil gerçek üreticilere verilmeli.” diyen
Gezgin, küçük aile işletmeciliği yapan üreticilerin tedirginliğini ise şu sözlerle dile getirdi: “Korkumuz,
bir döngü haline gelen bu durumun devam etmesi… Yani, süt sektörü düzeldiğinde sermaye sahipleri
yeniden hayvancılığa, süt üretimine girerse, yüksek bedellerle hayvan ithalatı yapılacak. Daha önceki
yıllarda yaşadığımız gibi ithal damızlık düveler, ithalat bedelinin çok çok altında tekrar kesime gidecek.
Böylelikle ülkemizin üretimdeki istikrarı bozulacak, ekonomide milli kayıp yaşamak durumunda
kalacağız.”
EKSTRA MALİ YÜKLER, ÖRGÜTLÜ ÜRETİM YAPAN ÜRETİCİNİN KAMBURU 
Gezgin, “Gübre, mazot, elektrik gibi girdi maliyetlerinin 3’e, 4’e katlaması gibi sıkıntıları konuşurken,
zor şartlarda üretim yapan üreticilerimizin ekstra mali yüklerle zorlanması akıl alır gibi değil!” diyerek,
üretici örgütlerinin çatısı altında gerçekleştirilen süt ticaretinde ekstra bir mali yük olarak
değerlendirdiği tescil ödemesini gündeme getirdi.
Milas Süt Birliği olarak, “tescil ödemesi” altında Ticaret Borsası’na yıllık 500 bin liraya yakın para
ödediklerini kaydeden Gezgin, Türkiye geneli düşünüldüğünde örgütlü üretilen sütte tescil ödemesi
olarak borsaya ödenen meblağların hacminin çok büyük olduğuna dikkat çekti.
“Üretici örgütleri olarak, süt teşviklerini ve icmalleri yaparken verileri Bakanlık Süt Kayıt Sistemi’ne
giriyoruz. Üretilen, satılan sütün faturalarını, müstahsil makbuzlarını ilçe tarım müdürlüklerine teslim
ediyoruz. Stopaj beyannamesi ile bu kesilen müstahsil makbuzlarını da Gelir İdaresi Başkanlığı’na
bildiriliyoruz.” diyerek örgütler çatısı altında üretilen ve pazarlanan sütte tescil ödemesinin gerek
olmadığını savunan Gezgin, “Biz üretici örgütü olarak, üreticilerimizin girdi maliyetlerini düşürmeye
çalışırken, üreticilerimizin ve üretimin üzerindeki mali yüklerinin de kaldırılmasını yada hafifletilmesini
istiyoruz.
Hal böyleyken sormak istiyorum; borsanın örgütlü üretim yapan süt üreticilerimize ne gibi bir katkısı
var?
Üretici bu kadar zor durumdayken, sütten neden tescil ödemesi kesiliyor?
Bu konuda üreticilerimizin talebi olarak; üretici örgütü üzerinden pazarlanan sütte borsa tescil
işlemine gerek olmadan da yüzde 1 stopaj kesilmeye devam edilmesini sağlayacak düzenlemelerin
acilen yapılmasını istiyoruz. Üreticimizin sırtına yüklenen bu mali yükün kalkmasını istiyoruz.” dedi.

AdminAdmin