Son yıllarda ekonomik belirsizlikler ve enflasyonist baskıların artması, yatırımcıların döviz, altın ve mevduat gibi geleneksel yatırım araçlarından daha farklı ve değer koruma potansiyeli sunan gayrimenkul sektörüne yönelmesine sebep oldu Özellikle döviz kurlarındaki dalgalanmalar ve altında yaşanan belirsizlikler, pek çok birey ve kurum için gayrimenkulü güvenli bir liman olarak öne çıkıyor. Bu bağlamda, mevduatlarını bozdurarak ve birikimlerini nakde çevirerek emlak alımına yönelen yatırımcılar, gayrimenkulün sağlam değer üretim potansiyelinin yanı sıra, kiralama yoluyla da düzenli gelir elde etme fırsatını değerlendirmek istemektedirler. Emlak piyasasında meydana gelen bu dönüşüm, hem bireysel yatırımcılar hem de kurumsal aktörler için, mevcut finansal varlıklarını korumanın ve artırmanın yanı sıra, piyasa koşullarına bağlı olarak olası değer kazançlarından faydalanma arzusunun bir yansıması olarak görülmektedir. Dolayısıyla, emlak alımı artık sadece bir konut edinme aracı olmanın ötesinde, çeşitli stratejilerin ve finansal planlamaların hayata geçirildiği bir yatırım alanı haline gelmiştir.